NASA’nın 24 Ağustos’ta Boeing Starliner astronotları Barry Wilmore ve Suni Williams’ın uzayda altı ay daha kalacaklarını ve farklı bir uzay aracıyla geri döneceklerini duyurması, dünya çapında manşetlere çıktı. Boing Starliner mürettebatı, NASA’nın planlanan görev süresini uzatmasıyla birlikte beklenmedik bir şekilde uzayda daha uzun süre kalmak zorunda. Ancak bu beklenmedik şekilde uzatılan veya öngörülemeyen koşullardan etkilenen ilk misyon değil. Bugün tarihte ilk defa olmayan bu tip mahsur kalma olaylarına değineceğiz.
Uzay görevleri tarihimizde astronotlar teknik aksaklıklar ve diğer sebeplerle sık sık planlanandan daha uzun süre uzayda kaldılar. Bu yazımızda, astronotların görev sürelerinin uzatıldığı çeşitli tarihsel örneklerini anlatacağız.
Boeing Starliner’a Ne Oldu?
Öncelikle Boeing Starliner’da ne oldu sorusuyla başlayalım. 5 Haziran’da Florida’daki Cape Canaveral Uzay Kuvvetleri İstasyonu’ndan fırlatılan Starliner’ın Mürettebat Uçuş Testi (CFT), Boeing yapımı aracın yeteneklerini değerlendirmeyi amaçlıyordu. Starliner’ın Uluslararası Uzay İstasyonu’nda (ISS) sekiz gün geçirip, ardından Wilmore ve Williams’ı ABD’nin batısına paraşüt yardımıyla geri getirmesi planlanmıştı.
Ancak fırlatmadan kısa bir süre sonra, Starliner’da çoklu helyum sızıntıları ve reaksiyon kontrol sistemi iticilerinde arızalar meydana geldi. Bu iticilerin bir kısmı, uçuşun sonunda yanacak olan harcanabilir servis modülünde bulunuyordu. NASA ve Boeing, bu durum üzerine uçuşu tekrar tekrar uzatarak daha fazla test yapıp veri toplamaya karar verdi.
Günler haftalara, haftalar ise aylara dönüştü ve bu süreçte uzayda ve Dünya’da testler ve veri toplama çalışmaları devam etti. Bu süreçte astronotlar da Starliner’ın yaşanabilirliğini ve işlevselliğini değerlendirdi. Helyum sızıntıları yavaşça stabil hale geldi. New Mexico’daki White Sands’te, Starliner iticilerinden biri, performansını değerlendirmek ve yörüngedeki arızaların olası nedenlerini anlamak için titizlikle test ateşlemesine tabi tutuldu. Ancak bu testler yeterli gelmedi ve NASA Starliner’ı Dünyay’ya boş olarak geri göndermeyi ve astronotları Şubat ayına kadar ISS’de tutmayı seçti. Astronotların geri dönüşlerinse SpaceX’in Dragon Freedom ile olması bekleniyor.
Onlarca yıldır uzay yolculuklarımız esnasında mürettebatın kendilerini uzaya götüren araçlardan farklı araçlarla geri dönmesi yaygın bir hale geldi. Bu yolcu takasının ilk örneği Ocak 1969’da Sovyet kozmonot Vladimir Shatalov ilk defa iki uzay aracını birleştirerek Soyuz 4’ü Soyuz 5’teki Boris Volynov, Alexie Yeliseyev ve Yevgeni Khrunov ile buluşturdur. İki araç kenetlendikten sonra Yeliseyev ve Khrunov, Soyuz 4’e geçiş yaparak Shatalov ile birlikte Dünya’ya döndüler, Volynov ise tek başına indi.
1978’den itibaren, kozmonotlar rutin olaraj Soyuz kapsüllerini değiştirdiler. Uzay istasyonuna gelen ziyaretçi ekipler Salyut 6, Salyut 7 ve Mir için yeni kapsüller bırakıp eve dönünce ömrünü tamamlayacak olan eski kapsüllerle Dünya’ya döndüler. 1995’ten sonra, Soyuz kozmonotları uzay mekiklerinde fırlatma veye iniş yapmaya başladı ve uzay mekiği astronotları da Soyuz ile seyehat etti. Norm Thagard, farklı araçlarla fırlatılıp indirilen ilk Amerikalı oldu. Soyuz ile Mir’e gidip ardından shuttle Atlantis ile Dünya’ya geri döndü. 1997 ile 2009 yılları arasında, birçok astronot NASA’nın uzay mekiği filosundan bir araçla uzaya fırlatıldı ve başka bir araçla geri döndü.
Görev Sürelerinin Uzaması
Bunların dışından görev sürelerinin öngörülemeyen faktörler nedeniyle uzaması daha nadirdir. Starliner duyurrusunda dikkat çeken isimlerden biri de NASA Uzay Operasyonları sorumlusu Ken Bowersox’tı. Dört uzay mekiğiyle uçmuş ve ISS’i komuta etmiş eski bir astronot olarak evden uzakta kalma konusunda oldukça deneyimli olan Bowersox, uzay mekiği programlarının tamamen kaldırılmasına sebep olacak elim kazada ISS’te görevliydi. 1 Şubat 2003’te Expedition’un komutanı olarak 6 aylık ISS görevindeydi. Ekibi Mart ortasonda uzay mekiği Atlantis ile dönmeyi planlıyordu. Mikrogravite araştırma görevini gerçekleştiren uzay mekiği Coulumbia geri dönüşü esnasında parçalanacak ve tüm mürettebatın ölümüyle sonuçlanacak bir kaza meydana gelecekti.
Bu kazadan sonra uzay mekikleri süresiz olarak yere indirildi ve Bowersox ile ekibinin eve dönmesi sorun haline geldi. Düzenli mekik ziyaretleri olmadan ISS normal operasyonlarını sürdüremezdi, altı aylık turlarla istasyonun işlevsel tutulması planlandı. İlk mürettebat Nisan ayında geldi ve Expediditon 6, 6 Mayıs’ta eve döndü. Bu dönüş Bowersox2u bir Amerikan uzay mekiğinden fırlatılan ve Rus Soyuz’uyla inen ilk Amerikalılardan biri yaptı. Bu 161 gün süren kasvetli yolculuk, planlanandan %30 daha uzun sürdü.
1991’de Sovyetler Birliği çöktüğünde iki kozmonot uzaydan topraklarındaki kaosa uzaktan tanık oluyorlardı. Bu kozmonotlardan biri Sergei Krikalev, Mayıs’ta Mir ile fırlatılmıştı ve Ekim’de eve dönmesi gerekiyordu. Ancak Baikonur fırlatma üssü Kazakistan’daydı ve Rusya’nın güvenlik edişeleri vardı. Bu endişeleri bastırmak amacıyla Ekim Soyuz görevine bir Kazak misafir kozmonot eklendi. Bu ekleme Krikalev’in Mir görevini on aya uzatarak görev süresini ikiye katladı.
1996’da NASA’dab Shanon Lucid, kendi dört aylık Mir görevini uzay mekiğinin fırlatma gecikmesi nedeniyle altı aya çıkarmak zorunda kaldı. Görevi 140 günden 188 güne uzadı. 2017’de, ISS’deki Rus kozmonotların sayısının azalması nedeniyle NASA, astront Peggy Whitson’un altı aylık kalış süresini 9.5 aya uzattı. 2019’un başlarında altı aylık bir görev için fırlatılan Christina Koch, sonbaharda Birleşik Arap Emirliklerinden gelen bir ziyaretçi astronota Soyuz’daki geri dönüş koltuğunu bıraktı. Koch 2020’nin başında 11 ay sonra Dünya’ya döndü.
Daha da günümüze gelirsek 2021 ve 2022’de Mark Vande Hei ve Pyotr Dubroc’un altı aylık görevleri 355 güne çıkarıldı. 2022 ve 2023 boyunca, Rus kozmonotlar Sergei Prokopyev ve Dmitri Petelin ile ABD’li astronot Frank Rubio’nun yarım yıl süren görevleri 371 güne uzatıldı ve 21. yüzyılın ilk yıl üzeri insanlı uzay misyonu oldu. Uzun süreli ISS görevleri, bir soğutma sızıntısının Soyuz kapsülünü Dünya’ya dönüş için güvensiz hale getirmesi nedeniyle ortaya çıktı ve onları eve getirecek bir yedek araç fırlatılmasını gerektirdi.
Starliner’a geri dönecek olursak da NASA yöneticisi Bill Nelson, Wilmore ve Williams için gösterilen fedarkarlığa dikkat çektiği bir açıklamada bulundu. Uçuşları bir haftadan sekiz aya dönüşen bu ikili tarihteki en uzun süreli insanlı misyonlardan biri olarak kayıtlara geçecek. Bu süre fırlatma günlerinde planlanan sürenin yaklaşık 25 katı. Hem uzay mekiklerini hem de Soyuz’u uçurmuş olan ikilinin Starliner fırlatması ve Dragon inişi ile dört farklı uzay aracı türünde fırlatma veya iniş yapan ilk insanlar olacaklar. Görevleri, en uzun süreli misyonlar arasında ilk 20’de yer alacak ve bu bilgi birikimi, insanlık açısından önemli binlerce yapıtaşından biri olacak.
Kaynak: http://astronomy.com
Görseller: http://nasa.gov